Kişisel İletişim Rehberi
- nilayecekacar
- 1 Mar 2021
- 1 dakikada okunur

Karşımdaki insana rahatsızlık duyduğum bir olayı dile getirmedikçe , ondan beni anlamasını nasıl beklerim ki?
‘’Söylersem ne anlamı kalır?’’ değil, '' Söylersem bir anlamı olur.'' belki de.
Ancak söylersem ,söyleyebilirsem , çözüme ulaşabilir bazı gerçekler.
Eğer anlatmıyorsam derdimi, üzgün bir ifade takınıp ‘’Neyin var?’’ diye sorulmasını bekliyorsam mesela ,
Ya da bir davranışına kırıldığım için yüzleşmek istemeyip anlamasını bekliyorsam,
Duyduğum bir cümlenin doğruluğunu test etmeden ilişkimin yönünü değiştirmeyi tercih ediyorsam ve beni; ben kendimi anlatmadan anlamasını bekliyorsam,
nasıl bir çözüm yolu kafamdaki ?
Ben kendi istek ve beklentilerimi, ilişkiler içindeki ihtiyaçlarımı ifade etmiyorsam, anlaşılmayı beklemek çok da gerçekçi bir fikir olamaz sanıyorum kimse için.
Önce kendi ihtiyaçlarımın farkında olmalıyım. Gerçekten neye ihtiyaç duyuyorum, bu tavrımla aslında ne söylemek istiyorum, bu davranışım yerine bir şey söyleyecek olsaydım ne söylerdim? O zaman anlaşılır mıydım? Duygularımı ifade etmek nasıl hissettirdi? … bunu görmeye başlarım.
Sonra ise karşımdakine gönül rahatlığıyla anlatırım derdimi. Bilerek ve içtenlikle.
‘’ Acaba beni anladı mı?’’ endişesiyle değil, ‘’ Ben duygularımı ifade ettim.’’ güveniyle.
Eğer ben kendi gerekliliklerimi önemser, dile getirirsem; karşı tarafın da mutlu olmasına giden yolu keşfetmiş olurum.
Kendi sınırlarımı çizdiğimde ve sonra sınırlar ihlal edildiğinde, kendime olan saygımla ve güvenimle yeniden oluştururum sınırımı. Ben rahatladıkça, karşı tarafın konforunu korumuş olurum böylelikle.
Kendimi sevdikçe diğerlerini de sevmiş olurum.
Kendime saygı duydukça başkasına saygı duyarım.
Kendi ihtiyaçlarımı anladıkça, başkalarını anlayabilirim.
İlişkilerimden neyi sakınıp ne veremediğim, kendimden neyi sakınıp ne veremediğimle ilgilidir,
belki de.




Yorumlar