top of page

Güneşli Pazartesiler Mümkün

Yazar: Psikolog Buket Durukan

“Umut” kelimesi herkes için farklı çağrışımlar yaratır. Herkesin umudu hayattan beklentisinin ne olduğundan, kendinde umutlu olmayı gerektirecek ne gibi düşünceler bulundurduğundan geçer. Ben umudu tanımlarken psikolojiden bir tanım tercih edeceğim.

ree

Bu tanıma göre “Umut, gelecek ile ilgili bir amacı gerçekleştirmede sıfırdan fazla olan beklentilerdir (Rideout ve Montemuro 1986).


Umudun olduğu her coğrafya iyileşmeye mahkumdur. İnsanoğlu yapısı gereği her karanlıkta bir aydınlık görmekte ustadır. Gördüğümüz her aydınlık aslında içimizde yeşeren umutların sebebidir, olacaktır. 21.yy da yaşayan insanların nasıl umutlu olması beklenir demeyin neticede yollar da yıllar da kişiye özeldir.

Umut, fiziksel ve psikolojik sağlıkla doğrudan ilişkilidir. Yani insanların umut düzeyi yüksekse, fizyolojik ve psikolojik sağlıklarının daha iyi olduğu görülüyor. Eğer insan umutluysa, benzer şekilde iç doyumlarının, problem çözme becerilerinin yüksek olduğunu görüyoruz. Çünkü umutlu birey, bir yol bulacağına inanmaktadır. Umut hem bir inanç, hem bir kişilik özelliği, hem bir duygu, hem de bir düşüncedir. Dolayısıyla kişi bir problemle, hastalıkla, sıkıntıyla karşılaştığında, bunu aşabileceğine inanıyor, düşünüyor, hissediyor ve motivasyonu yüksek oluyor.


Umudumuz bize dayanılmaz gelen gerçeklikleri veya düşünceleri dayanılır kılan savunma mekanizmamızdır. Bu konuyu mitolojik bir hikaye ile tamamlamak istiyorum.

Kimi kaynaklara göre Pandoranın kutusu şu şekilde açılır; Efsaneye göre Prometheus, Tanrı Zeus'tan gizlice ateşi çalmış ve insanlığa vermiştir. Bu duruma çok öfkelenen Zeus, Prometheus'u o zamanlar kimsenin yaşamadığı Kafkas Dağlarında zincire vurdurur. Yanına da bir kartal bırakır. Bu kartal her gün Prometheus'un ciğerini yer ve her seferinde Prometheus'un ciğeri tekrar oluşur. Bu şekilde Prometheus'a işkence edilir. Prometheus Herkül tarafından kurtarılır. Zeus bu duruma bir şey demez ancak zincir halkalarının Prometheus'un ayağında kalmasını sağlar. Böylece Prometheus sonsuza kadar cezalandırılmış olur. Zeus insanlardan da intikam almak istemektedir. Bu yüzden Hephaistios’a emir vererek balçıktan bir kadın figürü yapmasını ister ve ardından Pandora'yı yaratır. Pandora Antik Yunan'da ilk kadın olarak kabul edilir. Zeus, Tanrıçalar gibi güzel olan Pandora’yı, Prometheus’un ikizi olan Epimetheus‘a bir kutuyla gönderir. Kapıyı çalan Pandora’nın güzelliğinden büyülenmiş olan Epimetheus, onu evine alır ve ertesi gün onunla evlenir. Söz konusu kutuyu açmasını Pandora’nın kulağına fısıldayan Zeus’un, artık insanlıktan intikam alma zamanı gelmiştir. Zeus sayesinde kutuyu açan Pandora, . Kutudan binbir bela dışarı çıkarır ve dünyaya yayar. Kutunun dibinde ise yalnızca umut kalır.

Okuduğumuz hikayeyi iki şekilde yorumlayabiliriz ya Zeus dünyaya kötülüklerin yayılmasını ve insanın kötülükle olan mücadelesini umudu sayesinde vazgeçmeden tekrar tekrar yaşayarak eziyet çekmesini istedi. Ya da merhamet olarak kutunun dibinde umudu bıraktı kim bilir.. Bu hikayenin sonunu sizin hayata bakış açınız yazacak sevgili okur. Umutla kalın.

 
 
 

Yorumlar


İletişim

Sorularınız için bana ulaşabilirsiniz

Uzman Klinik Psikolog

Şevval Sünbüloğlu

​​

     0552 302 56 90​

     psikologsevvalbasar@gmail.com

Atatürk Mh. Çeşme Sk. Ayvazlar İş Merkezi, No:2 D:15 Ümraniye 

© 2019 Psikolog Sevval Sünbüloğlu- All rights reserved

bottom of page